Volkan Konak: Biyografik Köklerden Müzikal Mirasa Derinlemesine Analiz

URL: /madde/volkan-konak-biyografik-koklerden-muzikal-mirasa-derinlemesine-analiz

…Konak’ın hayatını, sanatsal gelişimini, ticari etkisini ve müzikal dilinin temel estetik bileşenlerini derinlemesine bir analizle incelemektedir. B. Karadeniz'in Akademik Sesi: Biyografik Temeller ve Sanatsal Oluşum B.1. Maçka’dan Konservatuvara: Yöresel Müzikle Akademik Disiplinin Kesişimi Volkan Konak, 1 Şubat 1967 tarihinde Trabzon’un Maçka ilçesine bağlı Yeşilyurt köyünde dünyaya gelmiştir. Çocukluk ve ilk-ortaöğretim yıllarını Maçka’da tamamlayan sanatçı, Karadeniz kültürünün yoğun olduğu bu coğrafyada büyüyerek yöresel ezgilerin ritmik ve modal (makamsal) yapısını sezgisel olarak içselleştirmiştir. Bu erken…


AVRUPA YANARDAĞLARI

URL: /madde/avrupa-yanardaglari

…Yanardağlar ve Volkanik Bölgeler 🧨 Giulia Adası Olayı 2 Temmuz 1831 tarihinde Sicilya Adası'nın güneybatısındaki Pantelleria Adası açıklarında deniz kaynamaya başladı. Şiddetli kükürt kokusu yayıldı, koyu renkli dumanlar yükseldi ve milyonlarca ölü balık deniz yüzeyine çıktı. Balıkçılar korku içinde limanlara sığındı. Birkaç gün sonra denizden bir krater yükseldi: Akdeniz'de yeni bir volkanik ada oluşmuştu. Temmuz ayında ortaya çıktığı için ona “Giulia” adı verildi. Ancak bu ada altı ay sonra deniz altına gömülerek kayboldu. 🌋 Akdeniz’de Volkanik Faaliyetler…


SOFRA TUZU

URL: /madde/sofra-tuzu

Jeolojik çağlarda volkanların püskürttüğü ve akarsuların taşıdığı tuzlar denizlerde birikti. Yeryüzündeki tuzun çoğu denizlerde bulunur. Milyonlarca yıl önce göllerin ve toprak yığılımları sonucu denizlerden ayrılan iç denizlerin suları buharlaştı. İçlerindeki tuz, dev kütleler ve katmanlar halinde dibe çökerek birikti. 🌊 DENİZ SUYUNDAN TUZ ELDE EDİLİŞİ Denizlerde 22 milyar m³ tuz çözelmiş halde bulunur. Eskiden denizlerin tatlı olduğu, nehirlerin taşıdığı tuzlarla tuzlandığı sanılıyordu. Ancak akarsuların yılda denizlere taşıdığı tuz miktarı 2700 milyon tonu geçmez. Bilimsel görüşe göre deniz dibi volkanları yer…


İÇ ANADOLU BÖLGESİ

URL: /madde/ic-anadolu-bolgesi

“Orta Anadolu'yu kaplayan bu bölgenin büyük kısmı, yüksekliği 1.000 m'yi aşan platolarla kaplıdır. Güneyinde volkanik dağlar, kuzeyinde kıvrım dağları vardır. Başkent Ankara bölgenin kuzeyine düşer” İç Anadolu Bölgesi yurdumuzun iç kesiminde bulunur. Bu konumu nedeniyle bölgeye çok defa Orta Anadolu da denir. Diğer bölgelerin ortasındadır. Kuzeyde Karadeniz Bölgesi, doğuda Doğu Anadolu Bölgesi, güneyde Akdeniz Bölgesi, batıda Ege Bölgesi, kuzeybatıda Marmara Bölgesi’yle sınırlıdır. Bu konumu İç Anadolu Bölgesi’nin önemini bütün tarih boyunca artırmıştır. Kuzeyden güneye, doğudan batıya…


ALP DAĞLARI

URL: /madde/alp-daglari

ALPLERİN DOĞUŞU Yüz milyonlarca yıl önce, çeşitli maddeler Akdeniz’in dibinde üst üste birikmişti. Çamur, kum ve kalkerli maddeler, çeşitli kabuklu hayvanlar, volkanların denize savurduğu kül ve lavlar tabaka tabaka denizin dibine yığılmış duruyordu. Yukarıdan suyun kuvvetli basıncı, aşağıdan da dünyanın çekirdeğinden gelen sıcaklık bu tabakaları zamanla sertleştirip kaskatı birer kaya biçimine soktu. Kıtalar, dünyanın çekirdeğindeki erimiş kaya denizinde yüzen birer adadan farksızdır. Onun için Afrika kıtası Avrupa’ya doğru ilerlemeye başlayınca, Akdeniz’in dibindeki tabakalar da sıkışıp yükselmeye başladılar…


KAYSERİ

URL: /madde/kayseri

…i platolar, % 36,1’i dağlar, % 14,8’i ovalardan oluşmaktadır. Kayseri’nin güneybatısındaki Erciyes tek kütle halindedir. Doruğu kubbe şeklindedir. Dağın en yüksek yeri 3.917 metreile Büyük Erciyes Tepesi’dir. Yanında bulunan tepe ise Küçük Erciyes’tir (3.703 m). Dağda birçok volkanik tepevardır. Erciyes, Üçüncü Zaman’da başlayarak lav ve tüf püskürtmüş, bu püskürme çeşitli zamanlarda cereyan etmiştir. 100 kilometre kadar olan uzaklıklara dahi lav püskürtmüş olan dağ, bölgenin yapısını belirlemiştir (çevresinde plato ve tepelerin oluşması). Dağın…


NEVŞEHİR

URL: /madde/nevsehir

…m ile 1.000 m arasında değişen yüksekliktedir. İlin güneydoğu sınırları kuzeye göre biraz daha yüksekçedir. Batı kesiminde düzlükler daha çoğalır. Nevşehir ilindeki bu düzlükler 3. Zaman’ın sonundan 4. Zaman’ın başına kadar süren jeolojik dönemlerde volkanların yaydığı lavlardan oluşmuştur. Bunların en ünlüsü Ürgüp Yaylası’dır. Nevşehir ilinde yumuşak kayalar zamanla oyulmuş, erimiş, sert kayalar ise olduğu gibi kalmış ve böylece ortaya peri bacaları adı verilen doğa harikaları çıkmıştır. Nevşehir ili Erciyes, Melendiz ve Hasan Dağı gibi eski yanardağların…


NİĞDE

URL: /madde/nigde

…Adana demiryolu ile Ulukışla-Tarsus karayolu’nun geçtiği Çakıt Vadisi vardır. Toroslar’ın bir kolu olan Aladağlar, ilin güneydoğusunu kaplar. Bu dağların 3.756 m olan en yüksek noktası il sınırları içindedir. Batı yamaçları doğu yamaçlarından daha dik olan Aladağlar, yaşlı kalkerlerden oluşmuştur. Merkez ilçesinin kuzeybatısında yer alan ve sönmüş bir volkan olan Hasan Dağı, ilin önemli yükseltilerindendir. İki tepeden oluşan bu sönmüş yanardağ, konik biçimi ve krateri ile ayrı bir özellik taşır. Tepelerden biri Hasan Dağı (3.268 m)…


BİNGÖL

URL: /madde/bingol

YÜZEY ŞEKİLLERİ İl alanının % 83,3’ünü yükseklikleri çoğunlukla 2.000 m’yi aşan dağlar kaplar. Ovaların oluşmasına meydan vermeyecek biçimde dağlarla kaplı olan Bingöl Doğu Anadolu’nun yüksek yaylaları ile daha batıda bulunan arızalı alanlar arasında bir geçiş bölgesi meydana getirir. İlin engebesiz alanları Murat Vadisi’nde toplanmıştır. Tektonik olaylar sonucu oluşan volkanik alanlar ise, Peri Suyuile Göynük Çayı arasında kalan bölgedir. İl topraklarının geniş bir bölümü kalın lav örtüsüyle kaplıdır. İlin en yüksek noktası olan Cemal (Serçelik) Dağı…


GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

URL: /madde/guneydogu-anadolu-bolgesi-2025

…yarılmıştır. Doğu Yarısı: Batıya göre biraz daha engebelidir. Ortasında, geniş bir çanak şeklinde Diyarbakır Havzası yer alır. Kuzeyden gelen Dicle ve kolları bu havzayı besler. Bu havzayı güneyden Mardin Eşiği (Mardin-Midyat Eşiği) adı verilen yüksek alanlar çevirir. Batısında ise volkanik kütle olan Karacadağ yükselir. 💧 AKARSULAR VE GÖLLER Bölgeden Fırat, Dicle ve bunların kolları geçer. Fırat ve Dicle, Türkiye'nin en büyük su potansiyeline sahip nehirleridir. İlkbaharda yağmurlar ve eriyen karlarla beslenirler; yaz kuraklığı ve buharlaşma nedeniyle suları azalır…