KAYSERİ

YÜZEY ŞEKİLLERİ

İl, güneyde ve doğuda Toros Dağları, kuzey ve batıda ise lav platosu ile sınırlıdır. İl topraklarının % 49,1’i platolar, % 36,1’i dağlar, % 14,8’i ovalardan oluşmaktadır.

Kayseri’nin güneybatısındaki Erciyes tek kütle halindedir. Doruğu kubbe şeklindedir. Dağın en yüksek yeri 3.917 metreile Büyük Erciyes Tepesi’dir. Yanında bulunan tepe ise Küçük Erciyes’tir (3.703 m). Dağda birçok volkanik tepevardır. Erciyes, Üçüncü Zaman’da başlayarak lav ve tüf püskürtmüş, bu püskürme çeşitli zamanlarda cereyan etmiştir. 100 kilometre kadar olan uzaklıklara dahi lav püskürtmüş olan dağ, bölgenin yapısını belirlemiştir (çevresinde plato ve tepelerin oluşması). Dağın bulunduğu bölgenin bitki örtüsü bozkır ve çalılıktır. Nemli yerlerde meyve ve kavak, söğütyetişir. Kayseri şehri dağın yakınlarındadır. Erciyes Dağı’ndan kış sporları yapmak üzere yararlanılmaktadır.

Kayseri’nin kuzeyindeki Hınzır Dağı 2.641 m yüksekliktedir. Dağlardaki ulaşım iki geçitle sağlanır: Biri Beştepeler Geçidi (Hınzır Dağı’nın kuzeyinde), ikincisi Lalibeli Geçidi’dir (Hınzır Dağı’nın batısında).

Süveğen Dağı, Aygörmez Dağı, Köşkerli Dağları ve Kepekli Dağı sıra ile uzanır. En yüksekleri 2.225 m ile Kepekli Dağı’dır.

Tahtalı Dağları; Bakır Dağı, Beydağı, Soğanlı Dağı ve Gönekli Dağları’ndan oluşur. En yüksek yeri 3.075 m ile Beydağı’dır.

Kayseri ili alanının büyük kısmı düzlüklerle kaplıdır (% 49,1). Kızılırmak’ın yakınında bulunan Sultan Tepesi ve Amarat düzlükleri, Uzunyayla ve Uzantı Teknesi, plato şeklinde havzalardır.

Kayseri Ovası önemli yer kaplar. Burada yıllık yağış ortalaması 370 mm’dir. Sarımsaklı Çayı ovayı sulamaktadır. Ovada nüfus yoğunluğu km$^2$’ye 150 kişiyi bulur. Sanayi kuruluşlarının yanı sıra kuru tarım ve sebzeciliğe önem verilir.

Zamantı Suyu’nun geçtiği alanda meydana gelen vadide tarım alanları oluşmuştur. En önemlisi Develi Ovası’dır. Kayseri’nin ve Erciyes’in güneybatısında yer alan Develi Ovası, 1.000 km$^2$’lik yüzölçümü ile geniş bir alanı kaplamaktadır. Doğu-batı uzunluğu 35 km, kuzey-güney uzunluğu 30 km, yüksekliği ise 1.150 m’dir. Ovanın içinde Sultan Sazlığı, Kurbağa, Deve ve Yay Gölleri gibi küçük bataklıklar ve göller yer alır. Ova, çevresindeki dağlara yağan karların erimesiyle sulanmaktadır. Kıyı kesimlerinde tarla ve bahçe tarımı yapılır.

Gölova (Palas) ve Sarıoğlan Kayseri’nin diğer ovaları arasındadır.

AKARSULAR VE GÖLLER

Kızılırmak’ın 120 km’lik kısmı Kayseri il sınırları içinde akmaktadır. Nehir, il sınırlarına girdikten sonra il alanını baştan başa kıvrımlar hâlinde geçerek Bozca köyünün güneybatısında Nevşehir’e geçer. Bünyan’ın doğusundan başlayan Sarımsaklı Suyu, Kayseri Ovası’nı geçtikten sonra Kızılırmak’a karışır. Uzunluğu 100 km’dir. Suyun derinliği ise 160 cm’yi bulur.

Uzunluğu 200 km olan Zamantı (Samantı), Seyhan Nehri’nin iki büyük kolundan biridir. Uzunyayla’dan doğan Zamantı, dar ve derin vadilerden geçerek fazla miktarda çay ve derelerin birleşmesi ile büyür. Yahyalı ilçesinin güneyinde il sınırlarını terk eder.

İldeki diğer akarsular arasında Göksu, Kürtün, Çakıt ve Eğlence Nehirleri sayılabilir.

Kayseri şehri Erciyes eteklerinde uzanan bir ovada yer alır. Şehirde birçok tarihi eser vardır.

İlin en önemli gölü, Sarıoğlan ilçesi yakınlarındaki Tuzla Gölü’dür. Deniz düzeyinden 1.138 m yükseklikteki gölün yüzölçümü 23 km$^2$’dir. Hınzır Dağları’nın batı yamaçlarından gelen akarsularla beslenir. Dışarıya akıntısı olmayan gölün suyu çok tuzludur. Yaz aylarında suları çekilen gölün üzerinde kalın bir tuz birikintisi meydana gelir. Kurulan bir işletme ile bu tuz birikintileri toplanıp artırılarak Kayseri’nin ve yakın illerin tuz ihtiyacı karşılanır.

Develi Ovası’nın ortasında yer alan Yay Gölü’nün yüzölçümü 20 km$^2$’dir. Gölün derinliği 2 m’yi bulur. Suyu tuzludur. Erciyes Dağı’nın eteklerinde yer alan Sarıgöl, deniz düzeyinden 2.330 m yüksekliktedir.

İldeki diğer göller Engir Gölü ile Sarımsaklı ve Akköy Baraj Gölleri’dir.

İKLİM

Kayseri’de kara iklimi özellikleri olarak, kışlar soğuk ve kar yağışlı, yazlar sıcak ve kurak geçer. Kayseri’nin yıllık sıcaklık ortalaması 10,8 °C’dir. Yıllık yağış ortalaması 366,1 mm’dir. Yılda ortalama 20 gün kar yağar.

BİTKİ ÖRTÜSÜ

Genel olarak bozkırlar hâkimdir. Bozuk orman ve çayırlar da yer kaplamaktadır. Toros Dağları yöresinde karaçam, kızılçam, köknar, ladin ve meşe türleri vardır. Bir kısım bozkırlar sonradan tarım alanı hâline gelmiştir. Dağların etekleri bağlık ve bahçeliktir.

EKONOMİ

TARIM VE HAYVANCILIK

Kayseri toprakları tarıma elverişli değildir. Bu nedenle ilde tarım gelişmemiştir. Yaklaşık 662.000 hektar alanda bitki üretimi yapılmaktadır. İl topraklarının 700.000 hektara yakın bölümünü çayır ve meralar, 144.000 hektara yakın bölümünü de orman ve fundalıklar kaplar. Bitki üretiminde en önemli yere tahıllar sahiptir. En çok buğday yetiştirilir. İlde baklagiller ve sanayi bitkileri oldukça az miktarda üretilmektedir.

Kayseri’de yetiştirilen başlıca ürünler ve üretim miktarları şöyledir (1978-80 ortalaması, ton olarak): Buğday (295.865), arpa (170.375), çavdar (143.390), mahlut (28.690), nohut (6.100), fasulye (4.090), mercimek (1.590), burçak (210), şeker pancarı (195.050), soğan (9.620), patates (99.840).

Tarımda sebzeciliğin önemli bir yeri yoktur. En çok yetiştirilen sebzeler domates, hıyar, ıspanak, pırasa, kavun ve karpuzdur. 1980 yılında yaklaşık 6.500 hektar alandan 80.000 ton ürün alınmıştır.

Toroslar’ın eteklerinde meyvecilik yapılır. Meyveciliğin en yaygın şekilde yapıldığı Yahyalı ilçesinde, 14 çeşit elmayetiştirilir.

1980 yılında ilde üretilen başlıca meyveler şunlardır (ton olarak): Armut (4.000), ayva (650), elma (22.500), erik (33.350), kayısı (7.150), ceviz (1.250), vişne (1.750).

Geniş çayır ve meralar sayesinde, ilde hayvancılık gelişmiştir. Hayvancılıkta ağırlık koyun yetiştiriciliğindedir. En yaygın koyun ırkı, akkaraman ırkıdır. Sığır yetiştiriciliği de önemlidir. İlde değişik türde sığır ırkları yetiştirilmektedir. Bunların dışında kümes hayvancılığı ve arıcılık yapılır.

1980 yılında ilde saptanan hayvan varlığı şöyledir (baş olarak): Koyun (1.405.300), sığır (312.360), kıl keçisi (180.850), at (8.620), eşek (50.230).

İlde hayvansal ürünlerin üretimi oldukça önemlidir. 1980 yılında 142.000 ton süt, 415 ton bal, 5.415 ton et, 42 milyona yakın yumurta ve 170.000’in üzerinde deri üretilmiştir.

SANAYİ VE MADENCİLİK

Geçmiş yıllarda gıda sanayii en önemli sırayı alırken daha sonra kamu sektörünün önderliği ile yerini metal eşya ve makine imalatına bırakmıştır. Başlıca sanayi kuruluşları: Sümerbank Kayseri Bez Fabrikası, Sümerbank Bünyan Halı İpliği Fabrikası, Kayseri Hema Motor Fabrikası, Uçak Fabrikası (İkmal Merkezi), Tank Tamir Fabrikası, Aspilsan Pil Fabrikası, Kayseri Şeker Fabrikası, Sermest, Atlas ve Saray Halı Fabrikaları’dır.

Pastırma ve sucuk yapım ve ticareti ilin özelliği olarak bilinmektedir.

Çok zengin yer altı kaynakları olmasına karşılık pek azı değerlendirilmektedir.

Üretilen en önemli maden, 800.000 tonluk rezervi olan çinkodur. Çinkur fabrikasında kurşun ve çinko işlenmektedir. Diğer önemli madenler demir, krom, linyit, manganez, alüminyum, asbest, diyatomit, alçıtaşıdır.

GEZİLİP GÖRÜLECEK YERLERİ

Anadolu’da kurulmuş gelmiş geçmiş Türk devletlerinden kalma eserlerin en büyük zenginlikle yer aldığı ilimiz, Konya’dan sonra Kayseri’dir.

İl merkezindeki en eski Selçuklu yapısı, Hoca Hasan Medresesi’dir (1193). Bundan önceki çağların ilk eseri ise Danişmentliler zamanında yapılan ve 1.750 m$^2$’lik yer tutan Ulu Cami’dir. Cami ve yanındaki Melik Gazi Medresesi 12. yüzyılda yapılmış, sonradan Selçuklular tarafından onarılmıştır (1205). Türk kahramanlarından Muzafferüddin Mahmud’un kızı Atsız Elti Hatun tarafından yaptırılan (1210) Külük Camisi de Kayseri’deki tarihî eserler arasında önemli bir yer alır.

Çifte Medreseler adıyla anılan Gıyasiye ve Şifahiye Medreseleri ise Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından yaptırılmıştır (1205). Birincisi o çağlara göre tıp fakültesi, ikincisi ise fakülteye bağlı hastane olarak kullanılan değerli eserlerdir. Medrese, cami, imaret (aşevi), hamam ve bir de türbeden meydana gelen külliye ise I. Alâeddin Keykubad’ın eşi Mahperi Sultan (Huand Hatun) tarafından yaptırılmıştır (1238).

Hacı Kılıç Medresesi ve Camisi (1250), vezirlerden Sahip-Ata Fahreddin Ali tarafından yaptırılan (1267) Sahibiye Medresesi, ön duvarlarının süslemeleriyle ünlü bir yapı olarak pek değerli bir sanat eseridir. Bunlardan başka İlhanlılarve Eretnaoğulları zamanından kalan Köşk Medresesi ile birçok türbe; Dulkadiroğulları’ndan kalan Hatuniye Medresesi (1432), Kayseri’deki tarihî eserler arasındadır.

Osmanlı Türkleri çağında Mimar Sinan tarafından yapılan (1585) Hacı Ahmet Paşa Camisi (Kurşunlu Cami) ve Lala Paşa Camisi de ünlü sanat eserleridir. Vezirhanı (17. yüzyıl) ve Pamukhanı da Türk-Osmanlı mimarlığının Kayseri’deki örneklerinden ikisidir.

FOLKLOR

İlin geleneksel kıyafeti yöreden yöreye değişir. Bazı yörelerde Yörük kıyafetleri egemendir; bazı yörelerde ise İç Anadolu’nun geleneksel kıyafetinin başlıca parçaları kadınlarda üç etek, zıbın, şalvar, çakşır, bağlama şalvar ve değişik türde başlıklar; erkeklerde sako, kara aba, tefe şalvarı, kuşak ve çarık’tır.

İlde halay türünde oyunlar oynanır. Bununla birlikte, yörede yaşayan değişik toplulukların oyunları, birbirinden farklı özellikler taşır. İlde halk müziği oldukça zengindir. “İğdenin dalı” ve “Erkilet güzeli bağlar bozuyor” türküleri ünlüdür.

İl mutfaklarının en önemli besin maddesini oluşturan pastırma ve sucuk, bütün Türkiye’de tanınır. İlde pastırma ve sucuğun birçok çeşidi yapılmaktadır.

YÖREDEN BİR TÜRKÜ

Kırlangıçlar —aman— yüksek yapar yuvayı, İner düz ovaya sürer —aman— sefayı. Var git oğlan var git sana yâr olmam, Anandan babandan intizar almam.

Arabaya taş koydum, Ben bu yola baş koydum. Bir kötünün yüzünden, Adımı sarhoş koydum.

Kırlangıçlar —aman— yüksek uçar havada, Yavruları yem bekliyor —aman— yuvada. Var git oğlan var git sana yâr olmam, Anandan babandan intizar almam.

Arabaya taş koydum, Ben bu yola baş koydum. Bir kötünün yüzünden, Adımı sarhoş koydum.