ALP DAĞLARI

ALPLERİN DOĞUŞU

Yüz milyonlarca yıl önce, çeşitli maddeler Akdeniz’in dibinde üst üste birikmişti. Çamur, kum ve kalkerli maddeler, çeşitli kabuklu hayvanlar, volkanların denize savurduğu kül ve lavlar tabaka tabaka denizin dibine yığılmış duruyordu. Yukarıdan suyun kuvvetli basıncı, aşağıdan da dünyanın çekirdeğinden gelen sıcaklık bu tabakaları zamanla sertleştirip kaskatı birer kaya biçimine soktu.

Kıtalar, dünyanın çekirdeğindeki erimiş kaya denizinde yüzen birer adadan farksızdır. Onun için Afrika kıtası Avrupa’ya doğru ilerlemeye başlayınca, Akdeniz’in dibindeki tabakalar da sıkışıp yükselmeye başladılar. Afrika kıtası kuzeye doğru ilerledikçe tabakaların genişlikleri azalıyor, buna karşılık yükseklikleri artıyordu. Zamanla bu tabakaların boyu denizi aştı, tepeler suyun yüzüne çıktı. Böylece küçük adacıklar meydana gelmiş oluyordu.

Kıtanın kuzeye doğru ilerlemesi devam etti. Denizin yatağından yükselen kayalar da Avrupa’nın güneyine doğru ilerlediler. İşte, bundan otuz milyon yıl önce Alp Dağları böyle meydana geldiler. O zamandan beri de buzullar, rüzgârlar ve sular bu koskocaman kayaları yer yer yıpratarak dağlar arasında U şeklindeki vadileri, sivri uçlu tepeleri meydana getirdiler.

Alp Dağları’nın kayaları arasında, bir zamanlar denizde yaşamış olan hayvanların fosillerine rastlamak mümkündür.

ALPLERİN KAYA TÜRLERİ

Alp Dağları’nı meydana getiren kayaları iki bölüme ayırabiliriz: sert kayalar ve yumuşak kayalar.

Sert kayalar, Alp Dağları’nın omurgasını meydana getirmiştir. Bu kayalar, son derece küçük ve parlak kristallerden oluşur. Küçük parçalara ayırdığınızda, deniz kumunu meydana getiren maddelerden yapılmış olduklarını kolayca anlayabilirsiniz. Alplerdeki kayalar arasında en çok aranılanı “gneiss” adı verilen bir kaya çeşididir. Bunlar kaldırım yapımında kullanılır. Bir de “yılan” adı verilen yeşilimsi renkte kayalar vardır. “Granit” ise her işe yarayan bir başka Alp kayasıdır. Rengi kurşuni ya da kırmızıdır. Bina yapımında çok kullanılır.

Yumuşak kayalar, Alplerdeki sert kayaların iki yanında iki sıra halinde uzanır. Bunlar kuzeybatıda (Fransa’da) Penin Alplerini meydana getirir. Oberland’daki Kalkerli Alpler ve Maggiore Gölü’nden Doğu Alpler’e doğru uzanan Kalkerli Güney Alpler de yumuşak kaya sırasına dahildir. Bu kayalar daha yumuşak oldukları için ötekilerden daha çabuk ve kolay biçime girer, çeşitli toprak türlerini meydana getirirler. Kireçtaşları, kumtaşları ve konglomera gibi. Bu bölgelerde mermere de sık sık rastlanabilir. Fosil haline gelmiş karbon ve linyit madenleri de bulunur. Bunlar denizin dibine sürüklenmiş ormanların kalıntılarıdır. Yumuşak Alp kayaları arasında pek çok deniz hayvanı fosili de görülmektedir.

ALPLERİN BÜYÜKLÜĞÜ

  • Alp zincirinin uzunluğu: 1200 kilometre
  • En dar yeri: Mont Blanc bölgesi (150 km)
  • En geniş yeri: Verona ile Kempten arası (330 km)
  • Alp bölgesinin kapladığı alan: 262.260 km²
  • Alplerdeki buzulların kapladığı alan: 3800 km²

Yüksek dağlarda, eteklerden tepelere doğru tırmandıkça öyle bir bölgeye varılır ki burada güneş ısısının karları artık eritmediği görülür. Bu bölgeler, tükenmez karın başladığı en alçak sınırlardır. Alplerde bu sınır ortalama olarak 2900 metredir.