YOZGAT

YÜZEY ŞEKİLLERİ

İl topraklarının büyük bir bölümünü, yüksekliği 1.200-1.500 m olan Bozok Yaylası kaplar. Burada geniş ve çanak biçiminde düzlükler, birbirlerinden ancak basık ve alçak tepelerle ayrılır. Yayla üzerinde yer yer yüksekliği 1.500 m’yigeçen dağlara rastlanır. Bunların en önemlileri Yozgat’ın güneyindeki Soluk Dağı (1.678 m), güneydoğusundaki Kerkenez Dağı (1.574 m), Boğazlayan’ın kuzeyindeki Yazır Dağı (1.683 m), Tokat ili sınırındaki Deveci Dağı (1.892 m), Akdağmadeni’nin güneyindeki Sırıklı Dağ (2.076 m) ve Sivas ili sınırındaki Akdağ’dır (2.281 m). Batıda Deliceırmak ile kuzeydoğuda Çekerek Vadisi boyunda, yüksekliği 1.000 m’nin altına düşen yerler görülür. Deliceırmak üzerinde yüksekliği 700 m’den az yerler vardır.

AKARSULAR VE GÖLLER

Yozgat ilinin akarsuları Yeşilırmak ve Kızılırmak aracılığı ile Karadeniz’e dökülür. İlin en önemli akarsuyu, Kızılırmak’ın üç büyük kolundan biri olan Deliceırmak’tır. Yozgat’ın birçok küçük akarsuyu Deliceırmak tarafından toplanarak, Kızılırmak’a boşaltılır. Deliceırmak Sivas sınırındaki dağlardan doğar. Batıya doğru akarak Boğazlıyan’dangeçer. Kuzeybatıya dönüp Ankara ili sınırında Kızılırmak ile birleşir; uzunluğu 426 km’dir. Deliceırmak’a karışan en önemli akarsu Sorgun (Konak) Suyu’dur. Yozgat ilinin kuzeyindeki sular, Yeşilırmak’la birleşir. Bunlar, Çekerek Suyuile Çorum Suyu’nun bazı kaynaklarıdır. Bunlar yazın cılız dereler hâline dönüşürler. Yozgat’ta önemli göl yoktur.

İKLİM

Yozgat’ta denizden uzak ve yüksek Bozok Yaylası’nda, İç Anadolu’nun doğuya gidildikçe sertleşen kara iklimi görülür. Kışlar soğuk, sert ve uzun; yazlar vadi tabanlarında sıcak, yaylalarda serin geçer. Yağışlar İç Anadolu’nun bazı düzlüklerine göre biraz fazladır. Yozgat meteoroloji istasyonunun gözlem verilerine göre, en soğuk ay ortalaması -2 °C, en sıcak ay ortalaması 19 °C’dir. Bugüne kadar görülen en düşük ısı -23 °C, en yüksek ısı 37 °C’dir. Kışın ısının 0 °C’nin altına düştüğü günlerin sayısı 108, sıfırın altında kaldığı günlerin sayısı 29’dur. Yıllık yağış tutarı 525 mm olan ilde yağışların mevsimlere göre dağılımı şöyledir: kış aylarında % 37, ilkbahar aylarında % 35, yaz aylarında % 12, sonbaharda % 16. İlde kar yağışlı geçen günlerin yıllık ortalama sayısı 35, karla örtülü gün sayısı 53’tür.

BİTKİ ÖRTÜSÜ

İlin doğal bitki topluluğu bozkır karakteri taşır. Yazın kuruyan otlaklar bütün düz alanları kaplar. Eskiden çok geniş olan ormanlar insan eliyle büyük ölçüde tahrip edilmiştir. Ormanlar genellikle Akdağmadeni ve Çekerek ilçelerinde görülür. İl ormanlarında egemen ağaç türü karaçam ve meşedir. İl topraklarının % 10’u ormanlarla kaplıdır.

EKONOMİ

TARIM VE HAYVANCILIK

Yozgat ili ekonomisinde tarım ağırlık taşır. İl topraklarının tarıma elverişli olması, verimli toprakların sulanabilmesi sayesinde, ilde tarım iyice gelişmiştir.

Yozgat topraklarının her yıl % 29’unda tarla tarımı yapılırken, % 25’i nadasa bırakılmaktadır. Bu oran il topraklarının yaklaşık olarak % 54’ünün tarım yapılabilecek alanlar olduğu sonucunu doğurur. Ayrıca, Yozgat topraklarının % 9’unu çayır ve otlaklar, % 3’ünü bağ ve bahçeler oluşturur. Yozgat, tarıma elverişli alanlarının çokluğu nedeniyle Anadolu’nun bol tahıl üreten beş ilinden biri sayılır.

Yozgat’ta 1980 yılında 400.000 hektar alanda tahıl üretimi yapılarak, 650.000 tona yakın tahıl elde edilmiş; aynı yıl meyve verecek yaşta olan 575.000 ağaçtan 75.000 ton meyve üretilmiştir. 1980 yılında 4.520 hektar alanda sebze üretimi yapılmış ve toplam 45.808 ton yaş sebze elde edilmiştir.

1980 yılında ildeki traktör sayısı karasaban sayısını geçmişti. 6.278 karasabana karşılık 7.400 traktör vardı. Ancak ilin geniş topraklarının yeterince modern usullerle sürülmesi, toprağın ihtiyaç duyduğu gübrelerle gübrelenmesi ve daha az toprağın nadasa bırakılması durumunda tahıl üretimi birkaç kat artacaktır.

1980 yılında ilde ekilen başlıca ürünler ve üretim miktarları şöyledir (ton olarak): Buğday (532.550), arpa (78.440), çavdar (27.030), yulaf (410), mısır (380), nohut (2.900), fasulye (3.520), mercimek (6.725), fiğ (2.105), şeker pancarı (130.237), ayçiçeği (3.135), soğan (18.070), sarımsak (580), patates (38.300).

Aynı yıl ilde meyve üretimi de şöyleydi (ton olarak): Armut (4.040), ayva (30), elma (17.140), iğde (30), kayısı (2.965), kiraz (210), erik (1.255), şeftali (420), vişne (800), zerdali (2.230), badem (80), ceviz (1.150), dut (460), üzüm (42.510).

Yozgat ilinde 1980 yılında 5.075 ton lahana, 505 ton ıspanak, 117 ton pırasa, 9.700 ton kavun, 13.000 ton karpuz, 955 ton kabak, 2.720 ton hıyar, 350 ton patlıcan, 7.615 ton domates, 265 ton biber, 1.035 ton fasulye, 40 ton barbunya üretilmiştir.

Yozgat’ta hayvancılık da oldukça önemlidir. Tarımla uğraşan aileler aynı zamanda hayvancılıkla da uğraşmaktadır. İlde özellikle küçükbaş hayvancılık ileri düzeydedir. En çok koyun, kıl keçisi ve tiftik keçisi beslenir. Büyükbaş hayvanlardan özellikle inek besiciliği gelişmiştir.

1980 yılında Yozgat’ın hayvan varlığı şöyleydi: At (470), katır (2.480), eşek (24.960), sığır (243.000), manda (29.093), koyun (1.042.740), kıl keçisi (201.340), tiftik keçisi (98.900). Bunların dışında ilde 672.400 adet tavuk-horoz, 95.150 adet hindi, 19.270 adet arı kovanı vardır.

İlde aynı yıl hayvansal ürün olarak, 105.705 ton süt, 1.290 ton et, 63.400 adet deri, 5.219.000 adet yumurta, 394 ton bal, 1.440 ton yapağı, 75 ton kıl, 3 ton balmumu üretilmiştir.

SANAYİ VE MADENCİLİK

Yozgat ilinde sanayi gelişmemiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarında, yalnız küçük işletmeler vardı. İlin ilk önemli sanayi kuruluşu, Tekel Genel Müdürlüğü tarafından 1972 yılında işletmeye açılan bira fabrikasıdır.

İlde en önemli sanayi dalı gıdacılıktır. 1981’de Yemtaş, 1983’te Başak Yem Fabrikaları açılmıştır. Gıdacılığın yanı sıra, taşa-toprağa dayalı sanayi de gelişmiştir. Bu daldaki başlıca kuruluşlar Yibitaş Çimento Fabrikası, Gentaş ve Dibitaş Tuğla Fabrikaları’dır. İlde diğer sanayi dallarında üretim yapan kuruluşlar arasında Akdağ Deri Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile, Kutlusan Çivi Fabrikası sayılabilir.

İlin ekonomisinde, madenciliğin önemli bir yeri yoktur. İlde çıkarılan başlıca madenler kurşun, çinko ve kömürdür.

TARİH

Yozgat çevresinin tarihi M.Ö. 2000 yılında, Anadolu’da ilk siyasal birliği kuran Hititler’le başlar. Çevre, Hititler’in en yoğun yerleşme merkezlerinden biriydi. Hititler’in başkenti Hattuşaş (Boğazköy) Yozgat şehrine çok yakındır. Yozgat şehrinin 68 km doğusundaki Ankuva (Alişar) şehri ortaya çıkarılmış, burada birçok uygarlık eseri bulunmuş, bunların taşınabilir olanları Ankara Etnografya Müzesi’ne götürülmüştür. Yozgat şehrinin güneydoğusundaki Kerkenez de o çağlarda bir Hitit şehriydi. Yozgat topraklarında Hitit eserlerinin aranmasına devam edilmektedir. Asurlular, HurrilerKızılırmak’ın doğuda kalan kesimlerini aşıp buralara akınlar yapmışlardır.

Hitit İmparatorluğu yıkıldıktan sonra M.Ö. 7. yüzyılda Asur egemenliği Yozgat şehri yakınındaki Tavium sınırlarına kadar uzanmıştı. Daha sonraları Frigya ve Lidya Krallıkları buraları almak istedilerse de başaramadılar; Kızılırmak’ı doğuya doğru aşamadılar. M.Ö. 6. yüzyılda Pers egemenliği, bütün Anadolu ve Trakya’nın bazı kesimleri gibi, burasını da siyasal yönetimi altına aldı. M.Ö. 333 yılında, bütün Anadolu ve İran gibi, çevre Makedonya Kralı Büyük İskender’in yönetimine geçti. Ancak İskender’in fethettiği topraklar, ölümünden sonra generalleri arasında paylaşıldı. Kızılırmak yayı içinde kalan bölgede Kapadokya Krallığı kuruldu ve başkenti Kayseri oldu. M.Ö. 1. yüzyılda Roma İmparatorluğu, bütün Anadolu’yu istilâ etti ve bu toprakları da imparatorluğa kattı. 395 yılında Roma İmparatorluğu ikiye ayrılınca Yozgat ve çevresi bütün Anadolu ile birlikte Doğu Roma’nın (Bizans) yönetimine girdi. İranlı Sâsânilerile Müslüman Araplar bölgeye sık sık akınlar yaptılarsa da buraları ele geçiremediler.

1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra Kutalmışoğlu Süleyman Şah, bütün Anadolu gibi buralarını da Anadolu Selçuklu Devleti’nin sınırları içine aldı. Bir ara Danişmendoğulları bölgeyi ele geçirdi. Ancak çevre daima Konya’ya yani Selçuklu başkentine bağlı kaldı. 13. yüzyılda İlhanlılar’ın istilâsına uğrayan Yozgat 1308 yılında Anadolu Selçuklu Devleti tamamen yıkılınca, İlhanlı Hakanlığı’na katıldı. İlhanlılar’ın sonuncusu olan Anadolu Genel Valisi Alâeddin Eretna Bey 1335’te Sivas’ta bağımsızlığını ilan edip kendi adına Eretna Beyliği’ni kurdu. 1380’de Selçukoğulları’ndan Melik Rüknettin bir süre buralara egemen olduysa da bu durum kısa sürdü. Eretna Devleti’nin başına Kadı Burhanettin geçti. Kadı Burhanettin 1398’de öldürülünce, Yıldırım Bayezid buraları Osmanlı topraklarına kattı. Yozgat 1402-1403 yıllarında Timur istilâsına uğramış, daha sonra Osmanlı hakanı I. Mehmet (Çelebi) kesin olarak bölgeyi geri almıştır.

Yozgat o günlerden beri düşman işgali görmemiştir. Osmanlı yönetiminde Bozok denen bir sancak idi. Sivas beylerbeyiliğine bağlıydı. Tanzimat’tan sonra Ankara’ya bağlandı. Cumhuriyet döneminde vilâyet (il) oldu.

Yozgat, Türkmen beylerinden Çapanoğlu Ahmet Paşa tarafından kurulmuş yeni bir Türk şehridir. Çapanoğulları, vali olarak 1762’den 1813 yılına kadar 51 yıl Yozgat’ı idare ettiler. Bir ara, Yozgat’tan başka Çorum, Kayseri, Ankara, Amasya, Çankırı, Niğde, Tarsus da bu sülâlenin yönetimine verildi.

Derebeylerini ortadan kaldırmak isteyen Osmanlı padişahı II. Mahmut Üçüncü Çapanoğlu olan Süleyman Bey’denvaliliği aldı ve onun büyük oğlu Celâlettin Paşa’yı devlet hizmetinde kullanmakla beraber Yozgat’a asla göndermedi, başka illerin valiliklerinde çalıştırdı.

Aradan uzun yıllar geçtikten sonra, Kurtuluş Savaşı sırasında Çapanoğulları 23 Nisan 1920’de açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’ne isyan ettiler. Yozgat Mutasarrıfı (valisi) Necip Bey, Çapanoğlu Edip Bey ve kardeşi Celâl Bey, padişah taraflısı olarak Yozgat ve çevresinde halkı ayaklandırdılar. Ankara Hükümeti Anadolu’da ilerleyen Yunan ordularıyla savaşacak asker bulamazken çıkan bu isyan son derece tehlikeliydi. Üzerlerine Çerkez Ethem, Refet Paşa ve Mustafa Kemal’in yaverlerinden Salih Bozok emrindeki kuvvetler gönderildi ve Çapanoğlu İsyanı bastırıldı. Suçlular yakalanıp idam edildiler. Yozgat halkı Kurtuluş Savaşı’na katıldı ve savaş cephelerinde 369 şehit verdi.

FOLKLOR

Yozgat, Orta Anadolu’nun zengin folklor merkezidir. Şehri kuran Türkmenler’in Orta Asya’dan getirdikleri inanışları, gelenek ve görenekleri biraz değişmiş olarak hâlâ sürüp gitmektedir. Bozok adlı Türk aşiretinden gelen Yozgat ve çevresi halkının müziği, melodi yapısı bakımından canlı, fakat hüzünlüdür. Oyunlar, zeybek oyunlarına benzer. Ayak figürleri bol, ancak biraz ağırcadır. Karşılama oyunları çok sevilir. Halk oyunları genellikle davul zurna eşliğinde oynanır. Türküler saz, meydan sazı, ney ve kaval eşliğinde söylenir. Kadınlar üç etek, fistan, zıbın giyer; oyalı yemeni örter. Kadınların oynadığı oyunların adları: “Hoş Bilezik”, “Nalınlım”, “Darini”, “Loli”, “Burçak Tarlası”, “Madımak”’tır. Erkekleri “kudazı fes”, delme yelek, renkli gömlek giyer. Erkeklerin oynadıkları oyunların adları: “Yozgat Ağırlaması”, “Turnalı Zeybeği”, “Kartal Kamalı Popbili” ve **”Cemo”**dur. İlin en ünlü oyun türküsü olan “Sürmeli”nin 200’e yakın mânisi vardır. Oyunlarının bazıları mâni söyleyerek oynanır. “Burçak Tarlası”, “Bülbül” adlı türküleri ünlüdür.

GEZİLİP GÖRÜLECEK YERLER

Yozgat ilinde Hititler’den kalan Ankuva şehri, Sorgun ilçesindeki Alişar köyündedir. Buradan çıkan kalıntıların bir bölümü Ankara’daki Etnografya Müzesi’ne taşınmıştır. Yozgat’taki Çapanoğlu Camileri, en eski Osmanlı eserleridir. Şehri kuran Çapanoğlu Mustafa Bey’in yaptırdığı cami 1779 tarihini taşır. 1795 yılında, bu caminin yanında Çapanoğlu Süleyman Bey tarafından ikinci bir cami daha yaptırılmıştır. Beyaz küfeki (kefeki) taşından yapılan camiler iç ve dış süslemeleri bakımından önem taşır. Yozgat’ın birçok hastalıklara karşı kullanılan kaplıcaları ve gezinti yerleri, yaylakları vardır.