AZTEKLER VE CORTEZ

1519 yılının 16 Ağustos sabahı, Küba’dan gelmekte olan on bir İspanyol kalyonu Meksika’nın Atlas Okyanusu kıyılarına vardı. Kalyonlar koya demir atınca birçok sandal denize indirildi. Bugün Vera Cruz adını taşıyan şehrin biraz kuzeyinde karaya çıkıldı. Gemilerden gelen sandallar, 553 asker, 110 denizci ve 16 at bırakmıştı. Ayrıca 10 ağır ve 4 hafif top vardı. Çıkarmayı 34 yaşlarında genç bir adam yönetiyordu. Bu cesur adam Hernando Cortez’di ve dünya tarihinin en heyecanlı serüvenlerinden birine atılmak üzereydi. Esrarengiz bir yer olan Aztek ülkesini keşfedip burayı ele geçirmeye çalışacaktı.

Cortez’i Meksika’da bir koloni kurmakla görevlendiren Diego Velazquez idi. Daha önceleri buralara gelmiş olan İspanyol kâşiflerinden Juan de Grijalva, Meksika dağlarında ormanlar arasında gizlenen büyük tapınaklardan, modern şehirlerden söz etmişti. Cortez de bu büyük ülkeyi keşfetmek isteğine kapılarak yola çıkmıştı. Son derece kurnaz bir adam olan Cortez, karaya çıkar çıkmaz kimse İspanya’ya dönmesin veya kaçmasın diye bütün gemilerini yaktı. Askerlerin çok az bir kısmını Vera Cruz’da bıraktıktan sonra And Dağları’nın o ölçüsüz zenginliklerini tek başına ele geçirmek ümidiyle yola koyuldu.

Hernando Cortez’in idaresindeki İspanyol birliği, 16 Ağustos sabahından aynı yılın 8 Kasım sabahına kadar ormanlar ve bataklıklar arasından geçerek yol aldı. Yolda karşılaştıkları yerli kabilelerinden kimisi onları iyi karşıladı, kimisiyle de savaşmak zorunda kaldılar.

8 Kasım günü, sabahın ilk ışıkları ortalığı aydınlatmaya başladığı sırada, dağların arasında büyük gölün kenarında kurulmuş olan Aztek başkentini uzaktan gördüler. Tenochtitlan (bugünkü Mexico City) adını taşıyan bu yer uzaktan pek güzel bir şehre benziyordu. İspanyollar, 10 Kasım sabahı Cortez’in peşinden şehre giden köprüyü geçtiler. Sonunda rüyaları gerçek olmuş, masal şehrine varmışlardı.

Aztekler tanrılarını memnun etmek için tapınaklarda insanlar kurban ederlerdi. İmparatorları Montezuma, bu masallar diyarında göz kamaştıracak derecede parlak bir hayat sürüyordu. İspanyollar şehrin ana yoluna geldikleri sırada, yerlilerden bir grup tarafından karşılandılar. Aztek İmparatoru İkinci Montezuma, yabancıları kendisi karşılamak istemişti. Genç imparator İspanyollara karşı düşmanca davranmayı düşünmemişti.

İmparator Montezuma, uzun boylu, soluk benizli, esmer bir adamdı. İnci ve çeşitli kıymetli taşlarla süslü bir pelerin giymişti. Ayaklarında altın sandallar vardı. Eğer İmparator Montezuma isteseydi, emrindeki yüz bin askerle bu bir avuç İspanyolu yok edebilirdi. Acaba niçin böyle bir işe kalkışmamıştı?

Montezuma’nın da kendine göre düşünceleri vardı. İspanyolların başı Cortez’in büyük Aztek tanrısı Quetzalcoatl olduğuna inanmıştı. Azteklerin inançlarına göre büyük tanrı Quetzalcoatl, günün birinde bir yabancı kılığına bürünüp geri dönecekti. İşte, imparator İspanyolları öldürmeye kalkarsa tanrısına el kaldırmış olmaktan korkarak Cortez ve adamlarını güler yüzle karşılamıştı.

Cortez ise imparatorun bu iyi davranışına karşı gayet kötü bir harekette bulundu. Adamlarıyla birlikte imparatorun sarayına gidip onu öldürmek istedi. Montezuma’yı yakalayıp zindana attı. Cortez Meksika hâkimi olmuştu. İmparator Montezuma, Cortez’e yerini bırakmak zorunda kalmıştı.

Cortez ve arkadaşları bir yıl Meksika’da kalıp devleti idare ettiler. Ama Aztekler, İspanyollardan nefret ediyorlardı. Nihayet günün birinde isyan ettiler. İspanyollara iyi davranan Montezuma’yı öldürdüler. Azteklerin başına geçen Guatimozin, İspanyollara karşı savaş açtı ama başarı kazanamadı. Cortez onu da öldürttü. 1520’de İspanyollar Meksika’yı bütünüyle ellerine geçirdiler. Böylece Aztek İmparatorluğu tarihe karıştı.

CORTEZ’İN SONU

İki yıl sonra İspanya İmparatoru Beşinci Carlos, Cortez’i “Meksika Genel Valisi” yaptı. Cortez bir prens gibi yaşıyordu. Bu arada Meksika civarındaki keşiflerine de devam ediyordu. Kaliforniya Yarımadası’nı ele geçirdi. Ama İspanya’da onu kıskananlar, devamlı olarak onu kötülüyorlardı. Cortez İspanya’ya döndüğü zaman kral onu pek soğuk karşıladı. Buna üzülen kâşif, Sevilla şehri yakınındaki şatosuna çekildi. Tekrar Meksika’ya dönmeyi tasarladığı sırada hastalanıp öldü (2 Aralık 1547).

Cortez öldüğü zaman 63 yaşındaydı. Cesedi Meksika’ya götürüldü ve Mexico şehri hastanesinin mezarlığına gömüldü.