KAFATASI
Tarlalarda, çayırlarda, ineklerle koyunlar otların en uzununu, en tazesini yedikten sonra sıra koyunlara gelir. Bu alçak gönüllü hayvanlar geride kalan otlarla karınlarını doyururlar. Koyunun otları çiğnemeye yaramadığı için köpek dişleri yoktur. Otları kesmek için 8 kesici dişi, ezmek için ise 24 azı dişi vardır.
TUZA DÜŞKÜNLÜK
Koyun, genel olarak azla yetinmesini bilen, gözü tok bir hayvandır. Bir avuç yeşil ot koyunun karnını doyurmaya yeter. Bu hayvan, yediği otun çeşidine de önem vermez. Fazla su da içmez. En sevdiği şey tuzdur. Bunu tadı için değil, vücuduna yararlı olduğu için arar. Tuz, koyunun iştahını açar. Bu yumuşak başlı hayvan, aynı zamanda tüylerinin parlaklığını da tuza borçludur. Koyunun postu, vücut ısısının aynı kalmasını, çeşitli hava değişikliklerinden zarar görmemesini sağlar.
Koyun Cinsleri
Koyun, eti, sütü, yapağısı ve derisi için yetiştirilen evcil bir hayvandır. Yeryüzünde ilk olarak Orta Asya’nın yayla ve dağlarında yabani olarak yaşamıştır.
Yurdumuzda yetişen koyunlardan eti ve sütü için beslenenlerin en iyisi Kıvırcık’tır. Trakya ve Marmara bölgelerinde yetişir. Beyaz renkli, küçük kuyrukludurlar. Etleri tatlıdır. Yünlerinin çeşidi kötü olduğundan yapağılarından faydalanılmaz.
Büyük kuyruklu koyunlara ise Karaman ve Dağlıç denir. Karaman cinsi “Akkaraman” ve “Kızılkaraman” yahut “Morkaraman” olmak üzere iki çeşittir. Orta ve Doğu Anadolu’da yetişirler. Eti Kıvırcık’ınki gibi tatlı olan Dağlıç ise Orta Anadolu ve Ege bölgesinde yetişir.
Geviş Getirmek Nedir?
Bazı hayvanların bizimkine benzemeyen ot yeme biçimidir ve “geviş getirmek” deyimiyle anlatılır. Öküz, koyun, keçi, geyik, karaca, zürafa ve deve gibi hayvanlar geviş getirirler. Bu hayvanlar ağızlarına aldıkları otları önce hiç çiğnemeden yutarlar. Bunların mideleri dört bölümden meydana gelmiştir: işkembe, börkenek, kırkbayır, şirden.
Koyunun yuttuğu otlar önce işkembeye gelir. Burada toplanır, sonra da ikinci bölme olan börkeneğe geçer. Koyun otlayabileceği kadar otu yuttuktan sonra gölgelik bir yere çekilerek dinlenmeye başlar. Bu sırada koyunun durmadan ağzını oynattığını görürüz. Bu, koyunun daha doğrusu bütün geviş getiren hayvanların midedeki otları kusmaya benzeyen bir kasılma hareketiyle yeniden ağza getirmesidir. Otlar midede iyice yumuşamış olduğundan hayvan bunları kolayca çiğnemeye başlar, iyice çiğnediği ot lokmalarını tekrar yutar. Ama lokmalar bu sefer üçüncü bölüm olan kırkbayıra gider, oradan da şirdene, sonra barsaklara geçer.
Merinos Koyunları
Merinos koyunlarının ilk yurdu İspanya’dır. İspanyolların “merino” (otlaktan otlağa koşan) dedikleri koyun cinsi, yapağılarının inceliği, parlaklığı, yumuşaklığı ile ün salmıştır. Merinos koyunu yetiştiren ülkeler arasında Avustralya, Güney Amerika, Almanya ve Fransa’yı sayabiliriz. Memleketimizde de Merinos koyunu bol miktarda yetiştirilmektedir.
Koyunun Sindirim Yolculuğu
1 — Koyunun yuttuğu lokmalar önce işkembesine gelir.
2 — Oradan börkeneğe geçen otlar tekrar ağzına gelir.
3 — Çiğnenmiş lokmalar kırkbayır ve şirden’e geçerek barsağa gider.
