İzmir Asansör ve Nesim Levi

İzmirli tüccar Nesim Levi, Karataş’taki dükkânına ulaşımı kolaylaştırmak için tüm masrafını üstlenerek Almanya’dan mühendis getirtti ve tarihi Asansör’ü inşa etti. Bu hayırsever hareketin ardından İzmir’i terk eden Levi’nin torunu, ünlü yazar Marc Levy’nin (Keşke Gerçek Olsa’nın yazarı) İzmir’e olan büyük aşkını keşfedin.

🌉 İZMİR TARİHİ VE HAYIRSEVERLİK: NESİM LEVİ VE TARİHİ ASANSÖR’ÜN HİKÂYESİ

19. yüzyılın sonlarında İzmir Karataş’ta yaşayan ve tüccarlık yapan Nesim Levi (Bayraklı), dükkânına ve bölgedeki evlere ulaşımın ne kadar zor olduğunu görüyordu. Bu problemi çözmek için hayırsever bir adım attı: Tüm masraflarını kendi cebinden karşılayarak, Almanya’dan mühendisler getirtti ve tarihi Asansör olarak bilinen yapıyı inşa ettirdi.

🏗️ Buhar Gücüyle Çalışan Bir Yardım Eli

1907 yılında tamamlanan bu görkemli yapı, iki adet buhar gücüyle çalışan motor ile çalışıyordu. Asansör, Mithatpaşa Caddesi ile Halil Rıfat Paşa Caddesi arasındaki 58 metrelik kot farkını kolayca aşmayı sağlıyordu.

Nesim Levi, bu önemli hizmet için halktan hiçbir ücret talep etmedi. Asansör, uzun yıllar boyunca tüm İzmir halkına ücretsiz olarak hizmet verdi. Ancak Büyük İzmir Yangını’nın ardından Nesim Levi, tıpkı birçok Levanten gibi İzmir’i terk etmek zorunda kaldı ve Fransa’ya yerleşti.

✍️ Torun Marc Levy: İzmir Aşığı Ünlü Yazar

Nesim Levi’nin mirası, torunu Marc Levy aracılığıyla yaşamaya devam etti. “Keşke Gerçek Olsa” (If Only It Were True) kitabının yazarı olarak dünya çapında tanınan Marc Levy, tam bir İzmir aşığıdır. Kitabı 2005 yılında ‘Just Like Heaven’ adıyla sinemaya da uyarlanmıştır.

Marc Levy, her fırsatta dedesinin memleketi olan İzmir’e gelmekte ve şehre olan bağlılığını gururla dile getirmektedir. En son, İzmir’in Expo 2020 adaylığına destek olmak için şehre gelmiş ve birçok sempozyumda yer alarak bu tarihi bağıgüçlendirmiştir.