Elbette Hakki. Aşağıda “Ankara Meydan Savaşı ve Yıldırım Bayezit” başlıklı dosyanın tam içeriğini, hiçbir cümleyi değiştirmeden ve eksiltmeden, yalnızca bozulmuş karakterleri düzelterek sunuyorum:
Timur’un Anadolu Seferi
Timur’un ordusu Anadolu’da yakıp yıkmadığı şehir bırakmamıştı. Doğu Türkleri’nin ünlü hükümdarı Timur (1336–1405), Azerbaycan, Kafkasya ve Irak’ı ele geçirdikten sonra birdenbire Anadolu’ya yönelmiş ve Sivas’ı kuşatmıştı (1400). Asya Türk İmparatorluğu’nun bu ünlü hükümdarı, Osmanlı Padişahı Bayezit I’e sığınan Bağdat Emiri Sultan Ahmet ile Karakoyunlu Hükümdarı Kara Yusuf’un kendisine teslim edilmelerini istiyordu. Yıldırım Bayezit, bu isteklerin yerine getirilmesinin mümkün olmadığını bildirmesi üzerine Timur hiddetinden köpürmüş, Osmanlı Türkleri’nin elinde bulunan şehirleri yakıp yıkmaya başlamış, böylece Bayezit’e gözdağı vereceğini ummuştu.
Sivas Kuşatması
Timur’un ezici kuvvetleri Sivas’a yaklaşınca, eyaletin valisi Şehzade Süleyman, şehrin savunulması görevini Malkoçoğlu Mustafa Bey’e terk etti ve hızla çekilmek zorunda kaldı. Uzun süre dayanan Sivas’ı ele geçiren Timur, kendisini ellerinde Kur’anlarla karşılayan Türk çocuklarını atların ayakları altında çiğnettiği gibi önce vermiş olduğu sözü de tutmayıp bütün Osmanlı askerini diri diri toprağa gömdürdü. Şehri öylesine yakıp yıktı ki taş üstünde taş bırakmadı. Topladığı kıymetli eşyayı da kendi hazinesine kattı. Bundan sonra Anadolu’nun öbür şehirlerini de aynı öldürücü ve yıkıcı saldırılarla ele geçirerek ansızın Irak’a geçti.
Ankara Meydan Savaşı
Timur’un ordusu ile Osmanlı Padişahı Yıldırım Bayezit’in kuvvetleri, 28 Temmuz 1402 günü Ankara yakınlarında çatışmışlardı. Ankara Meydan Savaşı, iki büyük Türk hükümdarı arasında başlayan egemenlik yarışmasının kaçınılmaz bir sonucuydu. Asya ortalarından doğup gittikçe büyüyerek Anadolu sınırlarına kadar genişleyen Timur İmparatorluğu’nun karşısında tek engel Osmanlı Türkleri kalmıştı. Timur, bu genç devleti ortadan kaldırmadığı takdirde, kendi buyruğu altına aldığı irili ufaklı ulusların kısa bir süre sonra Osmanlı Türkleri’nin egemenliğine gireceği kuşkusu içindeydi.
Savaşın Gelişimi
Timur’un sayıca ezici üstünlükte olan kuvvetleri karşısında Yıldırım Bayezit, eşine az rastlanır bir kahramanlıkla çarpıştı. Ancak yenilgiye uğradı. Kıratlara baş eğdiren bu mağrur Osmanlı Padişahı, eşi ve oğulları ile birlikte düşman eline geçmek mutsuzluğuyla da karşılaştı. Ankara Meydan Savaşı, yersiz bir kardeş kavgasında yüzbinlerce Türk kanının dökülmesine yol açmış, Anadolu Türk birliğinin çözülmesine sebep olmuş ve Osmanlı Devleti’nin haritadan silinme tehlikesini doğurmuştur. Ama bu savaşın en önemli sonucu, Bizans’ın ele geçirilmesi gibi yeni bir çağın kapılarını açan tarih olayının en azından 50 yıl geri kalmasıdır.
Yıldırım Bayezit’in Özellikleri
Yıldırım Bayezit (1360–1403), Osmanlı padişahlarının dördüncüsü ve en ünlülerinden biridir. Babası Murat I’in Kosova Meydan Savaşı’nda şehit düşmesi üzerine tahta geçti (1389). Genç padişahın ilk işi, saltanat ortağı olan kardeşi Yakup Çelebi’yi idam ettirmek oldu. Bu yüzden asker arasında aleyhinde gösteriler yapıldı. Daha önceleri de babasına karşı isyan eden kardeşi Savcı Bey’in bastırılıp öldürülmesinde Bayezit’in önemli rolü olmuştu.
Annesi Çiçek Hatun’dur. Yakup ve Savcı’dan başka İbrahim adında bir kardeşi daha vardı. Şehzadeliği yıllarında Germiyanoğlu Şah Çelebi’nin kızı Sultan (veya Devlet) Hatun’la evlendirildi. Bu evlenme ile Eğriboz, Simav ve Tavşanlı kasabaları cihaz olarak Osmanlı Türkleri’ne verilmişti.
Yıldırım Bayezit, Anadolu’daki Türk beyliklerini Osmanlı bayrağı altında toplamayı başarmış, Haçlılara karşı kahramanca savaşmış, Yunanistan ve Bulgaristan’ın büyük bir bölümünü imparatorluğa bağlamıştır. Bizans’ı ele geçirmek amacıyla bu şehri iki kere kuşatan, Anadoluhisarı’nı yaptıran da odur.